İstanbul'un Şişli (olay yeri Sarıyer sınırları içerisindeki Maslak olarak da geçmektedir) ilçesinde, yaklaşık on dokuz yıl önce işlenen ve kamuoyunda domuz bağı cinayeti olarak bilinen faili meçhul (kimliği bilinmeyen suçlu tarafından işlenen) bir olayın şüphelileri nihayet yakalandı. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerinin titiz ve uzun süreli çalışması sonucu, 17 Aralık 2006 tarihinde Maslak Atatürk Oto Sanayi Sitesi'nde ölü bulunan Yunis Doğan ve Hacer Enginay'ın katil zanlılarından dördü gözaltına alındı.
Teknolojinin Işığında Çözülen GizemPolis, o dönemde yapılan ilk incelemelerde sonuç alınamayan delilleri, gelişen adli bilim ve teknoloji imkanlarıyla yeniden mercek altına aldı. En önemli dönüm noktası, olay yerinde koli bandı üzerinde bulunan ve yıllardır aydınlatılamayan parmak izi oldu. Bu parmak izinin, yeni ve gelişmiş sistemlerle yapılan mukayese (karşılaştırma) neticesinde şüpheli **Rüstem Ş.'**ye ait olduğu kesin olarak belirlendi. Cinayeti çözmek için atılan bu ilk adımın ardından, geriye dönük HTS (Historical Traffic Search/Tarihi İletişim Kayıtları) incelemeleri ve temas araştırmaları yapıldı. Bu derinlemesine soruşturma, Rüstem Ş.'nin olay yerinde bulunduğunu teyit ederek, İran uyruklu Mohsen F. ve Cavit G. dahil olmak üzere toplamda üç şüpheliyi daha ortaya çıkardı.
Olayla ilgili 19 yıl sonra faili meçhul cinayet çözüldü mü? gibi aramalar yapan kullanıcılar, soruşturmanın ayrıntılarını merak ediyor. Eş zamanlı düzenlenen başarılı bir operasyonla dört zanlı da yakalanarak gözaltına alındı. Zanlılardan Rüstem Ş.'nin, polise verdiği iddia edilen "Olayı ben unuttum, siz nasıl unutmadınız?" sözü, dosyanın kapatılmamış olmasının ve adaletin geç de olsa tecelli etme sürecinin çarpıcı bir özeti niteliğindeydi.
İfadeler ve Cinayetin Muhtemel NedeniGözaltına alınan şüphelilerden Rüstem Ş., ifadesinde suçu tamamen reddetmeyip, Hacer Enginay'ın İran uyruklu Mohsen F. tarafından bıçaklandığını öne sürdü. Rüstem Ş. ayrıca, korktuğu için olayı şimdiye dek kimseye anlatmadığını iddia etti. Diğer şüpheliler Mohsen F. ile Cavit G. ise emniyetteki ifadelerinde olayı hatırlamadıklarını iddia ettiler. Soruşturma, cinayetlerin ardındaki nefret ve husumet detaylarını gün yüzüne çıkardı.
Edinilen bilgilere göre, hayatını kaybeden Yunis Doğan ile şüpheli Mohsen F.'nin olaydan bir yıl kadar önce aynı iş yerinde birlikte çalıştıkları tespit edildi. 2006 Maslak cinayetinde domuz bağı detayı olaydaki vahşeti ortaya koymaktadır. Mohsen F.'nin kısmi felç geçirmesinin ardından Yunis Doğan'ın yardım amaçlı para topladığı, ancak bu paranın tamamını F.'ye vermediği, dolayısıyla aralarında geçmişe dayalı bir husumet (düşmanlık) bulunduğu anlaşıldı. Maslak Oto Sanayi 2006 cinayeti kim öldürdü sorusunun cevabı da böylece netleşmeye başladı.
Yunis Doğan'ın boğularak öldürüldüğü ve cesedinin domuz bağı şeklinde bağlanıp yakıldığı, Hacer Enginay'ın ise 57 bıçak darbesiyle öldürüldüğü ve koli bandıyla sarıldıktan sonra ateşe verildiği öğrenildi. Mohsen F.'nin, Hacer Enginay'ı da aralarındaki bir tartışma sonucu öldürdüğü değerlendirilmekte. 19 yıl sonra çözülen Maslak cinayetindeki koli bandı gibi spesifik detaylar, delillerin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.
Faili meçhul cinayet nasıl çözülür? merak edenler için bu vaka, modern adli tıp ve polisin azminin birleşimiyle nasıl sonuç alındığını gösteriyor. Tüm bu gelişmeler ışığında, emniyetteki işlemlerinin ardından İstanbul Adliyesi'ne sevk edilen 4 şüpheliden 3'ü tutuklanarak (cezaevine gönderilerek) cezaevine gönderilirken, 1 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Adaletin Gölgesinde Kalan SırlarOlayın soruşturma aşamasındaki bu önemli ilerleme, faillerin cezalandırılması yolunda atılmış kritik bir adımdır. Yıllarca süren bu bekleyişin ardından, delillerin yeniden incelenmesiyle yakalanan şüphelilerin adalet önünde hesap verecek olması, kamu vicdanını rahatlatmıştır. Yunis Doğan Hacer Enginay cinayeti son durum gelişmelerini takip etmekteyiz. Bu tip uzun soluklu soruşturmalar, güvenlik birimlerinin kararlılığının bir göstergesidir. Türkiye’nin önde gelen haber servislerinden edinilen bilgilere göre, şüphelilerin tutuklanmasıyla birlikte dava süreci resmiyet kazanmış oldu.
Bu vaka, ülkemizdeki güvenlik ve yargı sisteminin, zaman aşımına uğramış gibi görünen en karmaşık dosyaları dahi aydınlatma konusundaki hassasiyetini ve yeteneğini gözler önüne sermektedir. İstanbul'daki faili meçhul cinayetler listesinde yer alan bu dosya, artık aydınlanmış bir vaka olarak tarihe geçmiştir.