Büyük Birlik Partisi Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun Ölümüne İlişkin Dava Devam Ediyor: Gözler 11 Şubat 2026'da

Büyük Birlik Partisi (BBP) Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile beraberindeki beş kişinin 25 Mart 2009 tarihinde Kahramanmaraş'ta geçirdiği helikopter kazası ve sonrasındaki süreçle ilgili yürütülen hukuki mücadele devam ediyor.

Büyük Birlik Partisi Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun Ölümüne İlişkin Dava Devam Ediyor: Gözler 11 Şubat 2026'da

Büyük Birlik Partisi Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun Ölümüne İlişkin Dava Devam Ediyor: Gözler 11 Şubat 2026'da

 

Büyük Birlik Partisi (BBP) Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile beraberindeki beş kişinin 25 Mart 2009 tarihinde Kahramanmaraş'ta geçirdiği helikopter kazası ve sonrasındaki süreçle ilgili yürütülen hukuki mücadele devam ediyor. Olayın üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen, "suikast" iddiaları, arama kurtarma sürecindeki ihmaller ve helikopterdeki cihazların sökülmesine ilişkin farklı davaların birleşmesiyle oluşan ana kovuşturma dosyası kamuoyunun gündemindeki yerini koruyor. Son olarak Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşma, sanıkların beraat talepleri ve Yazıcıoğlu ailesi avukatlarının tutuklama talepleri damga vurdu.

 

 Sır Perdesi Aralanamayan Kaza: Muhsin Yazıcıoğlu Nasıl Öldü?

 

25 Mart 2009'da yerel seçimler öncesinde Kahramanmaraş mitinginden Yozgat-Yerköy mitingine gitmek üzere havalanan Muhsin Yazıcıoğlu'nun içinde bulunduğu Bell 206L-4 LongRanger tipi helikopter, Kahramanmaraş'ın Keş Dağı Kanlıçukur mevkiine düştü. Kazada Yazıcıoğlu'nun yanı sıra BBP Sivas İl Başkanı Erhan Üstündağ, yardımcısı Yüksel Yancı, BBP Sivas Belediye Meclisi Üyesi Adayı Murat Çetinkaya, İHA muhabiri İsmail Güneş ve Pilot Mustafa Kaya İstektepe hayatını kaybetti. Kazanın ardından enkaza 48 saatten fazla bir süre ulaşılamaması, arama kurtarma çalışmalarındaki ihmaller ve helikopterdeki GPS cihazlarının söküldüğünün ortaya çıkması, olayın bir kaza değil, "suikast" olduğu iddialarını güçlendirdi. Özellikle helikopterin düşüş nedenine ilişkin; sert inişe zorlanması, havada jetlerin egzoz gazından etkilenerek motorun oksijensiz kalması ve zehirlenme gibi pek çok iddia ortaya atıldı, ancak ana soruşturma hala devam ediyor ve kesinleşmiş bir sebep henüz açıklanmadı.

 

 Devam Eden Hukuki Süreçte Gergin Duruşma

 

Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın son celsesi, tarafların talepleriyle dikkat çekti. Sanıklardan bazılarının bizzat, bazılarının ise SEGBİS aracılığıyla katıldığı duruşmada, merhum Yazıcıoğlu'nun oğlu Fatih Furkan Yazıcıoğlu ve ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu ile Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır da hazır bulundu. Tutuksuz yargılanan sanıklar, suçsuz olduklarını iddia ederek beraat taleplerini mahkemeye sundular. Sanık Ebubekir Semih Y. suçsuz yere yıllardır yargılandığını belirtirken, sanık Davut Uçum aleyhine delil bulunmamasına rağmen kamuoyu oluşturulmaya çalışıldığını ileri sürdü.

 

 Yazıcıoğlu Ailesinden Sanıkların Tutuklanması Talebi

 

Yazıcıoğlu Ailesi'nin avukatları ise davanın seyrine itiraz etti. Aile avukatlarından Selami Ekici, Muhsin Yazıcıoğlu soruşturmasında şimdiye kadar hiçbir şüphelinin tutuklanmadığını vurgulayarak, daha etkin bir soruşturma ve kovuşturma için sanıkların derhal tutuklanmasını talep etti. Ekici, sanıkların suçlarını gizleme ve delilleri yok edebilme ihtimali nedeniyle tutuklu yargılanmalarının zorunlu olduğunu belirtti. Bir diğer aile avukatı Kemal Yavuz ise, helikopterdeki cihazların sökülüp alındığının ortada olduğunu ve bu nedenle davanın ana soruşturma dosyası ile birleştirilerek yargılamanın tek mahkemede devam etmesi gerektiği görüşünü savundu.

 

 FETÖ Müdahalesi İddiaları ve Birleşen Davalar

 

Dava süreci, sadece kaza ve cihaz sökülmesine ilişkin iddiaları değil, aynı zamanda Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) soruşturmaya müdahale ettiği iddialarını da kapsıyor. Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün talimatıyla soruşturmalara müdahale ettikleri iddiasıyla 17 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame, 25 Aralık 2020'de kabul edilmişti. Daha sonra bu dava dosyası ile helikopterden GPS cihazının sökülmesine ilişkin 10 sanığın yargılandığı Göksun Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki dosya birleştirildi. Bu birleşmeyle birlikte yargılanan sanık sayısı, bir sanığın vefat etmesiyle birlikte 19'a düştü. İddianame, FETÖ üyelerinin sahte ihbar mektuplarıyla üst düzey subayları dinlediği ve dosyayı Ergenekon kumpasına bağlamaya çalıştığı gibi vahim iddiaları içeriyor.

 

Yargılama Süreci Ertelendi

 

Mahkeme heyeti, tarafların beyanlarını dinledikten sonra, duruşmanın seyrine ilişkin talepleri değerlendirdi. Sanıkların beraat talepleri ve Yazıcıoğlu Ailesi avukatlarının tutuklama taleplerinin yanı sıra, davanın ana soruşturma dosyası ile birleştirilmesi talebi de masadaydı. Sonuç olarak mahkeme başkanı, bir sonraki duruşmanın 11 Şubat 2026 tarihinde görülmesine karar vererek davayı erteledi.

 

 Adalet Arayışı Sürüyor

 

Yıllardır süren bu karmaşık hukuki süreç, Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindekilerin ölümünün ardındaki sis perdesini aralamayı hedefliyor. Aile ve sevenleri, arama kurtarma aşamasındaki ihmallerden FETÖ'nün soruşturmaya müdahalesine, helikopterdeki cihazların sökülmesinden suikast iddialarına kadar pek çok boyutu bulunan bu olayın aydınlatılması için adalet arayışlarını sürdürüyor. 11 Şubat 2026'daki duruşma, davanın geleceği ve belki de bu uzun soluklu sürecin kritik bir dönemeç noktası olacak.

YORUM EKLE